Memurlar.Net |
Yazdırma Seçenekleri :
Renkli Yazdır
Siyah Beyaz Yazdır
Resimleri Gizle
|
https://sorucevap.memurlar.net/soru/1157/ Yazdırılma Tarihi : 29 Mart 2024 Cuma 07:51 |
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun Tedavi Yardımı başlıklı 209'uncu maddesinde; "Devlet memurları ile herhangi şekilde bir sağlık yardımından yararlanmayan eşlerinin veya bakmakla yükümlü oldukları ana, baba ve ikiden fazla dahi olsa aile yardımına müstehak çocuklarının, hastalanmaları halinde, evlerinde veya resmi veya özel sağlık kurumlarında ayakta veya yatarak tedavileri kurumlarınca sağlanır. Ancak tedavi giderleri ve yol masraflarının ödenebilmesi için, tedaviye resmi tabip raporu ile lüzum gösterilmesi şarttır" hükmü içersinde ve diğer fıkralarında yer verilmiştir.
Ayrıca, 657 sayılı Kanunun 210 uncu maddesinin birici fıkrasında yer verilmiştir. Anılan maddenin son fıkrasında yer alan "209 uncu madde ile bu madde hükümleri Maliye ve Sağlık Bakanlıklarının görüşleri alınmak suretiyle Devlet Personel Başkanlığınca hazırlanacak yönetmeliğe göre uygulanır." hüküm gereğince Devlet Memurlarının Tedavi Yardımı ve Cenaze Giderleri Yönetmeliği'nde, kimlerin yararlanacağı ve tedavinin usul ve esasları belirtilmiştir.
Diğer taraftan; Aile yardımı ödeneğine hak kazanma başlıklı 204 üncü maddesinde "Memur, eş için ödenen aile yardımı ödeneğine evlendiği; çocuk için ödenen yardıma da çocuğunun doğduğu tarihi takip eden ay başından itibaren hak kazanır.", "Aile yardımı ödeneği hakkını kaybetme" başlıklı 205 inci maddesinde "Memur, eş için ödenen aile yardımı ödeneği hakkını eşinden boşanma veya eşinin ölümü, çocuk için ödenen yardım ödeneği hakkını da çocuğun ölümü veya 206 ncı maddedeki hallerin vukuunu takip eden ay başından itibaren kaybeder." ve "Çocuk için aile yardımı ödeneği verilmiyecek haller" başlıklı 206 ncı maddesinde
"Aşağıdaki hallerde çocuklar için aile yardımı ödeneği verilmez:
1. Evlenen çocuklar,
2. (Değişik: 21/4/2005-5335/28 md.) 25 yaşını dolduran çocuklar
(25 yaşını bitirdiği halde evlenmemiş kız çocukları ile çalışamayacak derecede
malûllükleri resmi sağlık kurulu raporuyla tespit edilenler için süresiz olarak
ödeneğin verilmesine devam olunur.)
3. Kendileri hesabına ticaret yapan veya gerçek veya tüzel kişiler yanında her
ne şekilde olursa olsun menfeat karşılığı çalışan çocuklar (Öğrenim yapmakta
iken tatil devresinde çalışanlar hariç),
4. Burs alan veya Devletçe okutulan çocuklar." hükümleri bulunmaktadır.
Mezkûr 206 maddesinin 2 inci fıkrasında yer alan "25 yaşını dolduran çocuklar" ibaresinden, 08.04.1983 tarihinde doğan kişi 07/04/2008 tarihi mesai sonunda 25 yaşını doldurduğu ve 08/04/2008 tarihinden itibaren 26 yaşından gün almaya başlayacağı anlaşılması gerekmektedir.
Yaş doldurma hususunda; Danıştay Onuncu Daire Başkanlığı 17/12/1990 tarih ve Esas No:1989/3271, Karar No:1990/3031 sayılı Kararında 01/07/1922 yılında doğan kişinin 30/06/1987 akşamı itibariyle 65 yaşını doldurduğuna ve emeklilik işleminin 30/06/1987 tarihi esas alınarak 01/07/1987 tarihinde tesis edilebileceğine ilişkin idare mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Yukarıda yer verilen açıklamalar uyarınca;
1-08.04.1983 tarihinde doğan kişi 07/04/2008 tarihi mesai sonunda doldurması
sebebiyle Sağlık karnenizin iadesinin istenilmesinde mevzuata aykırı bir husus
bulunmaktadır.
2- 657 sayılı Kanunun 206 maddesinin 2 fıkrasında yer alan çalışamayacak derecede
malûllükleri resmi sağlık kurulu raporuyla tespit edilenler için süresiz olarak
ödeneğin verilmesine devam olunur hükmü uyarınca çalışamayacak derecede malûllüyetinizi
resmi sağlık kurulu raporuyla tevsik (belgelendirmeniz) etmeniz halinde aile
yardım ödeneği ve sağlık yardımından faydalanmanız mümkün bulunmaktadır.
MAHKEME KARARI
Dairesi Karar Yılı Karar No Esas Yılı Esas No Karar Tarihi
ONUNCU DAİRE 1990 3031 1989 3271 17/12/1990
KARAR METNİ
DOĞUM TARİHİ 1.7.1922 OLAN DAVACI 65 YAŞINI 1.7.1987 TARİHİNDE DOLDURA CAĞINDAN,
DİĞER BİR İFADE İLE 30.6.1987 TARİHİNDE HENÜZ 65 YAŞINI DOLDURMADIĞINDAN, 30.6.1987
TARİHİ İTİBARİYLE YAŞ HADDİNDEN EMEKLİYE SEVKİNE İLİŞKİN İŞLEMİN HUKUKA AYKIRI
OLDUĞU HK.
Merkez Bankası Şubesinde memur olan davacının, 65 yaşını 1.7.1987 tarihinde doldurmasına rağmen 30.6.1987 tarihi itibariyle yaş haddinden emekliye sevkine ilişkin davalı idare işleminin iptali ve temmuz-1987 aylığının faiziyle ödenmesi istemiyle açılan dava sonunda; davacının 1338 doğumlu olduğu ve doğduğu tarihin ay ve gün olarak belli olmadığı, bu durumda 5434 sayılı Yasanın 105.maddesi uyarınca doğum tarihinin 1.Temmuz 1922 olarak kabulü gereken davacının, 65 yaşını 1.Temmuz 1987 tarihinde doldurması nedeniyle 65 yaşını doldurmadan 30.6.1987 tarihi itibariyle emekliye sevkine ilişkin işlemde ve buna bağlı olarak temmuz 1987 aylığının ödenmemesi işleminde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali ve Temmuz 1987 ayına ait aylık ve diğer özlük haklarının yasal faiziyle birlikte davacıya iadesi yolunda İdare Mahkemesince verilen kararın; doğum tarihi 1.Temmuz 1922 sayılan davacının 30.6.1987 akşamı itibariyle 65 yaşını doldurduğu, bu nedenle 30.6.1987 akşamı itibariyle emekliye sevki işleminde hukuka ay kırılık bulunmadığı iddiasıyla temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
İdare ve Vergi Mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 3622 sayılı Kanunla değişik 49.maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Bozulması istenen karar, usul ve hukuka uygun olup dilekçede ileri sürülen temyiz sebepleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden temyiz isteminin reddi ile bozulması istenen kararın onanmasına karar verildi.
(DAN-DER, SAYI:82-83) BŞ/SE