4924'lü memur olduğunda, sosyal güvenlik açısından 'eski memur' sayılır mı?

05/03/2009 21:31:00
Yazdır

Soru

sayın memurlar net yetkilisi...
ben kpss 2008/4 ile sağlık bakanlığından 4924 lü iken üniversite hastanesine 657 ye geçtim. ama bana denilen ''siz ssk lı olacaksınız 4/c li kadroda olacaksınız'' dediler.emekli sandığı sağlık karnesi vermediler. ben şaşırdım bana kötü bi sürpriz oldu.
''2008 ekim ayından sonra girenler bu kanuna göre'' dediler.
benim 1996 yılından 2004 yılına kadar farklı yerlerden ssk var. 21.08.2005 tarihinden 28.02.2009 tarihine kadar da emekli sandığı hizmetim var. şimdi benim durumum ne olacak. ben yeni başlamış mı oluyorum yoksa eski memurmu? ssk lı mı yoksa emekli sandığı mı olacak?
teşekkürler............

Cevap

4924 Sayılı Eleman Temininde Güçlük Çekilen Yerlerde Sözleşmeli Sağlık Personeli Çalıştırılması İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanuna tabi sözleşmeli girenlerden Devlet Memurluğuna geçenler hangi Kanun hükümlerine tabi olacaklardır.

4924 sayılı Kanun 24.7.2003 tarihli ve 25718 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır. Bu tarih itibariyle yürürlüğe girmiştir.

Kanunun amacının, sağlıkta verilecek hizmetlerin, Sağlık Bakanlığı ve bağlı kuruluşları tarafından hizmet akdi ile sözleşmeli olarak istihdam edilecek ve işçi sayılmayacak personel tarafından yürütülmesi olduğu, ayrıca 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile diğer kanunların sözleşmeli personel çalıştırılması hakkındaki hükümlerine bağlı olmaksızın, Maliye Bakanlığı tarafından vize edilmiş pozisyonlarda Bakan onayı ile sözleşmeli personel istihdam şeklinde devam edeceği, anlaşılmaktadır.

Ayrıca, bu kanunun yürürlüğünden önce devlet memurluğu hizmeti bulunanlar, halen devlet memuru olarak çalışanlar, diğer personel kanunlarına tabi olanlar ile bu Kanuna tabi olarak istihdam edilip de hizmet sözleşmesini feshedenler veya sözleşmesi feshedilenlerin sınavla atanması öngörülen pozisyonlara ancak merkezi sınavla atanabilecekleri,

Sözleşmeli personelin, istekleri üzerine Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı ile ilişkilendirilecekleri, diğer sosyal güvenlik kurumlarıyla ilişkilendirilen sözleşmeli personel hakkında 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun 40 ıncı maddesi hükmünün uygulanacağı,

Geçici birinci maddesinde de, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi olarak Sağlık ve Yardımcı Sağlık Hizmetleri Sınıfı kadrolarında halen çalışmakta olan personelden 1.1.2004-31.12.2004 tarihleri arasında Bakanlığa müracaatta bulunanlar sınavsız ve kura ile sözleşmeli personel pozisyonlarında istihdam edilebilecekleri ve başvuru süresinin Bakanlar Kurulu kararı ile uzatılabileceği ve sözleşmeli personel pozisyonlarında istihdam edilmeye başlanan Devlet memurlarının kadrolarının hiçbir işleme gerek kalmaksızın tutulu kadro haline gelmiş sayılacağı,

Hükümleri yer almıştır.

İkincil mevzuat olan 2008 yılı Ekim ayı başından geçerli olmak üzere yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun sigortalı sayılanların açıklandığı 4 üncü maddesinin (a) bendinde Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanların bu Kanunun (a) bendi kapsamında sigortalı sayılacakları, eski ifade ile SSK.lı sayılacakları ifade edilmiştir.

Ayrıca, 5510 sayılı Kanunun geçici 2 nci maddesinin son fıkrasında yer alan “Ancak, bunlardan bu Kanunun geçici 4 üncü maddesi kapsamına girmeyenlere 5434 sayılı Kanun hükümleri uygulanmaz. Bu Kanunla mülga 2829 sayılı Kanuna göre 5434 sayılı Kanun hükümleri uygulanması gerekenlerden, bu Kanunun geçici 4 üncü maddesi kapsamına girmeyenler için, bu maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri esas alınır.” İbaresini içeren hükümden anlaşılacağı üzere, 2008 yılı Ekim ayı başından önce hiç devlet memurluğu hizmeti bulunmayanlar hakkında 5510 sayılı Kanun hükümlerinin geçerli olacağı, ifade edilmiştir.

“GEÇİCİ MADDE 2-

Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce 17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı, 2/9/1971 tarihli ve 1479 sayılı, 17/10/1983 tarihli ve 2925 sayılı, bu Kanunla mülga 17/10/1983 tarihli ve 2926 sayılı kanunlara tabi olanlara bağlanacak yaşlılık aylıkları aşağıdaki şekilde hesaplanır:

a) Sigortalının bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadar geçen sürelerdeki prim ödeme gün sayılarına veya fiilî hizmet süresine ait aylık; bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önceki kanun hükümlerine göre, aylık talep tarihindeki toplam prim ödeme gün sayısı veya fiilî hizmet süresi üzerinden, bu Kanunun yürürlük tarihi itibarıyla hesaplanacak aylığının bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadarki prim ödeme gün sayısı veya fiilî hizmet süresi ile orantılı bölümü, aylık talep tarihine kadar geçen yıllar için, her yıl gerçekleşen güncelleme katsayısı ile çarpılarak hesaplanır.

b) Sigortalının bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra geçen sürelerdeki prim ödeme gün sayılarına ait aylığı, aylık talep tarihindeki toplam prim ödeme gün sayısı üzerinden 29 uncu madde hükümlerine göre hesaplanacak aylığının, bu Kanunun yürürlük tarihinden sonraki prim ödeme gün sayısına orantılı bölümü kadardır. Ancak, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce 3600 prim gün sayısını doldurmamış olan sigortalıların yaşlılık aylığı bağlama oranının hesabında, sigortalının Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra geçen ve Kanunun yürürlük tarihinden önceki prim gün sayısını 3600 güne tamamlayan hizmet sürelerinin her 360 günü için % 3 oranı esas alınır.

c) Aylık, (a) ve (b) bentlerine göre hesaplanan kısmî aylıkların toplamından oluşur. Aylıklar ayrıca 29 uncu maddenin son fıkrasına göre artırılarak belirlenir.

Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla 17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı Kanunun geçici 82 nci maddesinin (a) bendine göre gösterge sistemi içinde hesaplanacak kısmî aylıklara esas gösterge, sigortalıların ortalama yıllık kazanç hesabına giren takvim yılı sayısı esas alınmak suretiyle hazırlanacak olan gösterge ve üst gösterge tespit tabloları esas alınarak belirlenir.

Bu Kanunun yürürlük tarihine kadar geçen sürelere ilişkin aylığın hesabında esas alınan asgari aylık tutarı ile 17/7/1964 tarihli ve 506 sayılı Kanunun geçici 82 nci maddesinin ikinci fıkrasına göre belirlenen eski tam aylık tutarı, toplam prim ödeme gün sayısı içinde bu Kanunun yürürlük tarihine kadar geçen prim ödeme gün sayısının oranına tekabül eden tutar üzerinden esas alınır.

Yurt dışı hizmet borçlanması yapanların aylıkları da yukarıda belirtilen fıkralara göre hesaplanır.

Bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri kapsamında sigortalı sayılanlardan, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce ilgili kanun hükümleri ile bu madde hükümlerine göre yaşlılık aylığı bağlandıktan sonra çalışmaya başlaması nedeniyle aylıkları kesilenlerden, işten ayrılarak yeniden yaşlılık aylığı bağlanması için yazılı istekte bulunanların yeni aylıkları, bu Kanunun 30 uncu maddesinin üçüncü fıkrasına göre hesaplanır.

Malûllük ve ölüm aylıkları, bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalılar için yukarıdaki fıkralarda belirtilen hükümler, (b) bendi kapsamındaki sigortalılar için ise bu Kanunun yürürlük tarihinden önceki hükümlere göre esas alınan süreler dikkate alınarak 27 nci veya 33 üncü madde hükümlerine göre hesaplanır.

Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce sigortalı veya iştirakçi olup, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra aylık talebinde bulunanlardan, farklı sosyal güvenlik kurumlarına ya da bu Kanunda belirtilen sigortalılık hallerinden birden fazlasına tabi olanlara aylık bağlanmasına esas alınacak kanun, bu Kanunla mülga 2829 sayılı Kanun hükümlerine göre tespit olunur ve bunlar hakkında, bu Kanunun geçici maddelerindeki hükümler uygulanır. Ancak, bunlardan bu Kanunun geçici 4 üncü maddesi kapsamına girmeyenlere 5434 sayılı Kanun hükümleri uygulanmaz. Bu Kanunla mülga 2829 sayılı Kanuna göre 5434 sayılı Kanun hükümleri uygulanması gerekenlerden, bu Kanunun geçici 4 üncü maddesi kapsamına girmeyenler için, bu maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri esas alınır. (a) bendi hükümlerinin uygulamasına esas alınacak kanun, bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında geçen süreler hariç, bu Kanunla mülga 2829 sayılı Kanun hükümlerine göre belirlenir. Bu Kanuna tabi hizmetlerle 506 sayılı Kanunun geçici 20 nci maddesine tabi sandıklarda geçen hizmetlerin birleştirilmesinde de bu fıkra hükümleri esas alınmak suretiyle bu Kanunla mülga 2829 sayılı Kanun hükümleri uygulanır.”

5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesinde ise;

“5434 sayılı Kanuna ilişkin geçiş hükümleri

GEÇİCİ MADDE 4- (Değişik: 17/4/2008-5754/68 md.)

Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce iştirakçiliği sona erenlerden tahsis talebinde bulunacaklar ile bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce 5434 sayılı Kanun hükümlerine göre tahsis talebinde bulunanlardan işlemleri devam edenler hakkında, bu Kanunla yürürlükten kaldırılan hükümleri de dahil 5434 sayılı Kanun hükümlerine göre işlem yapılır.

5434 sayılı Kanuna göre iştirakçi olup bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendine tabi olarak çalışmaya başlayanlardan vazife malûllüğü kapsamına girenler hakkında, bu Kanunun 47 nci maddesinin birinci fıkrasına göre işlem yapılır.

Bu Kanunda aksine bir hüküm bulunmadığı takdirde; iştirakçi iken, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamına alınanlar, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce 5434 sayılı Kanun hükümlerine tabi olarak çalışmış olup bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendine tabi olarak yeniden çalışmaya başlayanlar ile bunların dul ve yetimleri hakkında bu Kanunla yürürlükten kaldırılan hükümleri de dahil 5434 sayılı Kanun hükümlerine göre işlem yapılır.

Bu madde kapsamına girenlerin aylıklarının bağlanması, artırılması, azaltılması, kesilmesi, yeniden bağlanması, toptan ödemeleri, ilgi devamı, ihya ve borçlanmaları, diğer ödemeler ve yardımlar ile emeklilik ikramiyeleri hakkında bu Kanunla yürürlükten kaldırılan hükümleri de dahil 5434 sayılı Kanun hükümlerine göre işlem yapılır ve bu maddenin uygulanmasında mülga 2829 sayılı Kanun hükümleri ayrıca dikkate alınır.

Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte kamu idarelerinde hizmet akdi ile veya sözleşmeli olarak çalışanlardan; ilgili kanunları gereği 5434 sayılı Kanun ile ilgilendirilenler aynı statüde çalışmaya devam ettikleri sürece, bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendine göre sigortalı sayılırlar ve bunlar hakkında bu madde hükümleri uygulanır.

…” hükümlerine yer verilmek suretiyle, 2008 yılı Ekim aybaşından önce devlet memurluğu hizmeti bulunanların 5434 sayılı T.C.Emekli Sandığı Kanununa göre işleme tabi tutulacakları, belirtildiği anlaşılmaktadır.

Bu duruma göre değerlendirmemiz;

1-

- 2008 yılı Ekim ayı başından önce sözleşmeli statüde çalıştığınız dönemde SSK.ya tabi olacağınız,

- 2008 yılı Ekim ayı başından önce devlet memurluğu hizmetinizin olmadığı (5434 sayılı T.C.Emekli Sandığı ile ilgilenmediğiniz)

- 2008 yılı Ekim ayı başından sonra devlet memurluğuna geçtiğiniz,

varsayıldığında, bu durumunuz dikkate alındığında sizin tamamen 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kapsamında ikincil mevzuattaki ifadesi ile “5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının ( c ) bendi kapsamında sigortalı” (devlet memuru) olacağınız sonucu çıkmakta, buna göre de tabi olacağınız Kanunun 5434 sayılı T.C.Emekli Sandığı Kanunu değil 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu olacağı, anlaşılmaktadır.

2- Ancak, belirttiğiniz gibi 2008 yılı Ekim ayı başından önce devlet memurluğu hizmetiniz, önceki mevzuata göre iştirakçi olarak hizmetiniz var ise sizin 5434 sayılı T.C.Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine tabi olacağınız, sizin ifade ettiğiniz şekliyle de eski memur olacağınız sonucu ortaya çıkacaktır.

NOT: 2008 yılı Ekim ayı başından önce görevde bulunan devlet memurlarının, (5434 sayılı T.C.Emekli Sandığı Kanununa göre iştirakçi sayılanların) önceki mevzuatta yer alan tabiri “İŞTİRAKÇİ” iken bu durumda olanlar ikincil mevzuat olan 5510 sayılı Kanun gereği 2008 yılı Ekim ayı başından sonra 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu kapsamında, bu kanunun “4 ÜNCÜ MADDESİNİN BİRİNCİ FIKRASININ (C ) BENDİ KAPSAMINDA SİGORTALI” olarak ifade edilmektedir. Bu ifade şeklinin, bu kapsama girenler hakkında 5434 sayılı Kanuna tabi olma hususunu değiştirmeyeceği, görülmektedir.

ANKET
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri veya çerez politikamızı inceleyebilirsiniz.
Tamam