Bilindiği üzere, 675 sayılı Devlet Memurları Kanunun Ticaret ve Diğer Kazanç
Getirici Faaliyetlerde Bulunma Yasağı başlıklı 28 inci maddesinde "Memurlar
Türk Ticaret Kanununa göre (Tacir) veya (Esnaf) sayılmalarını gerektirecek bir
faaliyette bulunamaz, ticaret ve sanayi müesseselerinde görev alamaz, ticari
mümessil veya ticari vekil veya kollektif şirketlerde ortak veya komandit şirkette
komandite ortak olamazlar. (Görevli oldukları kurumların iştiraklerinde kurumlarını
temsilen alacakları görevler hariç).
Memurların üyesi oldukları yapı, kalkınma ve tüketim kooperatifleri ile kanunla
kurulmuş yardım sandıklarının yönetim ve denetim kurulları üyelikleri görevleri
ve özel kanunlarda belirtilen görevler bu yasaklamanın dışındadır.
Eşleri, reşit olmayan veya mahcur olan çocukları, yasaklanan faaliyetlerde bulunan
memurlar bu durumu 15 gün içinde bağlı oldukları kuruma bildirmekle yükümlüdürler."
hükmü yer almaktadır.
Anılan hükümde Devlet memurlarının memur iken yapabilecekleri işler
sayılmıştır. Özel Kanun hükümleri saklı kalmak üzere kanunda belirtilen faaliyetler
dışındaki faaliyetlerde bulunmaları mümkün değildir.
Diğer taraftan, 657 sayılı Kanunun 108 inci maddesinde aylıksız izne ilişkin
düzenleme yapılmış olup, mezkur Madde de "Devlet memurunun bakmaya mecbur
olduğu veya memur refakat etmediği takdirde hayatı tehlikeye girecek ana, baba,
eş ve çocukları ile kardeşlerinden birinin ağır bir kaza geçirmesi veya önemli
bir hastalığa tutulmuş olması hallerinde, bu hallerin raporla belgelendirilmesi
şartıyla Devlet memurlarına, istekleri üzerine en çok altı aya kadar aylıksız
izin verilebilir. Aynı şartlarla bu süre bir katına kadar uzatılabilir.
Devlet memurlarına 10 hizmet yılını tamamlamış olmaları ve istekleri halinde
memuriyet süreleri boyunca ve bir defada kullanılmak üzere altı aya kadar aylıksız
izin verilebilir. Ancak, Sıkıyönetim veya olağanüstü hal ilan edilen bölgelere
veya kalkınmada öncelikli yörelere 72 nci madde gereğince belli bir süre görev
yapmak üzere mecburi olarak sürekli görevle atananlar hakkında bu bölgelerdeki
görev süreleri içinde bu fıkra hükmü uygulanmaz.
Doğum yapan memurlara istekleri halinde 104 üncü maddenin (A) bendinde belirtilen
sürelerin bitiminden itibaren 12 aya kadar aylıksız izin verilir.
Yetiştirilmek üzere (bursla gidenler dahil) yurt dışına Devlet tarafından gönderilen
öğrenci ve memurlarla, yurt içine ve yurt dışına sürekli görevle atanan memurların
eşlerine memuriyetleri süresince her defasında bir yıldan az olmamak üzere en
çok sekiz yıla kadar aylıksız izin verilebilir. Bunların dönüşlerinde, bu Kanunun
72 nci maddesi çerçevesinde, görev yerlerine bağlı olmaksızın atamaları yapılır.
Aylıksız izin süresinin bitiminden önce mazeretini gerektiren sebebin kalkması
halinde, memur derhal görevine dönmek zorundadır. Mazeret sebebinin kalkması
halinde veya aylıksız izin süresinin bitiminde görevine dönmeyenler, memuriyetten
çekilmiş sayılırlar.
Muvazzaf askerliğe ayrılan memurlar askerlik süresince görev yeri saklı kalarak
aylıksız izinli sayılırlar. Bunlar hakkında 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti
Emekli Sandığı Kanunu hükümleri ile bu Kanunun 83 üncü maddesi hükümleri saklıdır."denilmektedir.
Sözkonusu hükümden de anlaşılacağı üzere aylıksız izin memura tanınmış bir
hak olup, kişinin memuriyet sıfatını sona ermemektedir. Memuriyet maaş dışındaki
hak ve vecibeleri devam etmektedir.
01.02.1988 tarih ve 4620/1 sayılı Genel Kurul Kararında aylıksız izinli olan
devlet memurunun memuriyet sıfatının devam ettiğini belirmek suretiyle eş ile
bakmaya mecbur oldu ana, baba ve çocuklarının tedavi giderlerinin kumrunca ödenmesi
yönünde karar vermiştir. Sayıştay kararı da bu görüşümüzü destekler mahiyettedir.
Sayıştay Kararı için tıklayınız.
657 sayılı Kanuna tabii memurlar çalışırken yapabilecekleri ticaret ve diğer
kazanç getirici faaliyetleri mezkur Kanunun 28 inci maddesinde düzenlenmiş olup,
aylıksız izinde olan devlet memurları, görevde iken yapabilecekleri faaliyetleri
aylıksız izinde iken de yapmalarına engel bir husus bulunmamaktadır.
Diğer taraftan Bilindiği üzere, 657 sayılı Devlet memurları Kanunun 125 inci
maddesinde disiplin cezaları;
A) Uyarma,
B) Kınama,
C) Aylıktan kesme,
D) Kademe ilerlemesinin durdurulması,
E) Devlet memurluğundan çıkarma olarak belirlenmiştir.
Bu disiplin cezalarını gerektiren fiil ve haller tek tek sayılmıştır. Anılan
maddenin Kademe ilerlemesinin durdurulmasını düzenleyen (D) bendinin(h) fıkrasında
"Ticaret yapmak veya Devlet memurlarına yasaklanan diğer kazanç getirici
faaliyetlerde bulunmak," hükmü yer almaktadır.
Yukarıda yer verilen açıklamalar uyarınca;
1-Aylıksız izinde olan Devlet memurlarının aylıksız izinde iken memuriyet sıfatlarının
devam etmesi sebebiyle, 657 sayılı Kanuna 28 inci maddesi çerçevesinde serbest
bırakılan ticaret ve diğer kazanç getirici faaliyetleri yapabilecekleri anılan
madde uyarınca yasaklanan faaliyetleri de yapamayacakları değerlendirilmektedir.
2-Devlet memuru olarak görevli eczacının aylıksız izinde iken de iken eczane
açması mümkün bulunmamaktadır.
3-Aylıksız izinde olan Devlet memurlarının başka bir yerde çalışmaları yukarıda
yer verilen açılamalar çerçevesinde mevzuata aykırı olup belirtilen disiplin
cezasını gerektirmektedir.