Müdürün yokluğunda vekâlet etme görevi yüksek dereceli olan memura mı aittir?

08/02/2007 18:42:00
Yazdır

Soru

İyi çalışmalar; benim sorum müdürün yokluğunda yerine bakacak kişinin seçilmesi ile ilgili, şöyle ki;
Aynı dairede aynı unvanda çalışan iki kişi bulunduğunda müdürün yokluğunda vekâlet etme görevi yüksek dereceli olan memura mı aittir? Yoksa müdür vekâlet edecek kişiyi bir kıstasa bağlı olmaksızın önerebilir mi?
İyi günler ve iyi çalışmalar diliyorum.

Cevap

Bilindiği üzere, 657 sayılı Devlet memurları Kanunu devlet memuru statüsüne asil veya aday memur atananlara ilişkin hükümler dışında 86 maddede vekaleten atanmaya ilişkin hükümlere yer vermiş bulunmaktadır. Anılan 86 ncı maddede "Memurların kanuni izin, geçici görev, disiplin cezası uygulaması veya görevden uzaklaştırma nedenleriyle işlerinden geçici olarak ayrılmaları halinde yerlerine kurum içinden veya diğer kurumlardan veya açıktan vekil atanabilir.
Bir görevin memurlar eliyle vekaleten yürütülmesi halinde aylıksız vekalet asıldır.
Ancak, ilkokul öğretmenliği (Yaz tatili hariç), tabiplik, diş tabipliği, eczacılık, mühendis ve mimarlık, veterinerlik, köy ve kasaba imamlığına ait boş kadrolara açıktan vekil atanabilir.
Aynı kurumdan birinci fıkrada sayılan ayrılmalar dolayısıyla atanan vekil memurlara vekalet görevinin 3 aydan fazla devam eden süresi için, kurum dışından veya açıktan atananlarla kurum içinden ilkokul öğretmenliğine atanan öğretmenler ile veznedarlık görevine atananlara göreve başladıkları tarihten itibaren vekalet aylığı ödenir.
Bu Kanuna tabi kurumlarda çalışan veteriner hekim veya hayvan sağlık memurları, veteriner hekim veya hayvan sağlık memuru bulunmayan belediyelerin veterinerlik veya hayvan sağlık memurluğu hizmetlerini ifa etmek üzere bu hizmetlerle ilgili kadrolara vekalet aylığı verilmek suretiyle atanabilirler.
Yukarıda sayılan haller dışında, boş kadrolara ait görevler lüzum görüldüğü takdirde memurlara ücretsiz olarak vekaleten gördürülebilir.
Bu Kanuna tabi kurumlarda, mali, nakdi ve ayni sorumluluğu bulunan saymanlık kadrolarının boşalması halinde bu kadrolara işe başladıkları tarihten itibaren vekalet aylığı verilmek suretiyle memurlar arasından atama yapılabilir.
" denilmekte olup, vekalet görevinin fiilen yapılması şartı başlıklı174 ünü maddesinde "Vekalet aylıklarının ödenebilmesi için görevin fiilen yapılması şarttır." ve vekalet, ikinci görev aylık ve ücretleri ile diğer ödemeler başlıklı 175 inci maddesinde de "Bir göreve vekaleten atanan memurlara vekalet edilen görevin kadro derecesinin birinci kademesinin üçte biri, açıktan atananlara ise (Köy ve kasaba imamlığı kadrolarına atananlara 146 ncı maddede yazılı asgari ücret aylık tutarından aşağı olmamak üzere) üçte ikisi verilir. Bulundukları yerden başka bir yerdeki bir göreve vekalet suretiyle atananlara, Harcırah Kanununun geçici görevle başka yere gönderilenlere ilişkin hükümleri uygulanır.
Ancak, kurum içinden veya diğer kurumlardan vekalet edenlere vekalet aylığı ödenebilmesi için, vekilin asilde aranan şartları taşıması zorunludur.
88 inci maddeye göre ikinci görev verilen memurlara, bu görevleri karşılığında aylık ödenebilmesi için boş bir kadroya ait görevin ikinci görev olarak yürütülmesi gerekir. Bu şekilde görevlendirilenlere, görevlendirildikleri kadro derecesinin ilk kademe aylığının üçte ikisi ödenir. Ancak, baştabip ve baştabip yardımcılığı hizmetlerinin ikinci görev olarak yürütülmesi halinde kadro şartı aranmaz ve bu hizmetleri yürütenlere almakta oldukları aylığın üçte ikisi ikinci görev aylığı olarak ödenir.
Açıktan vekil olarak atananlar bu Kanunla memurlara tanınan sosyal haklardan da yararlanırlar ve bunlara ödenecek vekalet aylığının hesabına memuriyet taban aylığı da dahil edilir."
hükümleri yer almaktadır.

Ayrıca, 657 sayılı Kanunun Amir Durumda Olan Devlet Memurlarının Görev ve Sorumlulukları başlıklı 10 uncu maddesinde "Devlet memurları amiri oldukları kuruluş ve hizmet birimlerinde kanun, tüzük ve yönetmeliklerle belirlenen görevleri zamanında ve eksiksiz olarak yapmaktan ve yaptırmaktan, maiyetindeki memurlarını yetiştirmekten, hal ve hareketlerini takip ve kontrol etmekten görevli ve sorumludurlar.
Amir, maiyetindeki memurlara hakkaniyet ve eşitlik içinde davranır. Amirlik yetkisini kanun, tüzük ve yönetmeliklerde belirtilen esaslar içinde kullanır.
Amir, maiyetindeki memurlara kanunlara aykırı emir veremez ve maiyetindeki memurdan hususi bir menfaat temin edecek bir talepte bulunamaz, hediyesini kabul edemez ve borç alamaz."
denilmektedir.

Her şeyden önce vekalet bir atama olup, idare bu kadroya görevde yükselmede aranılan sınav şartı hariç atanacaklar aranılan şartları taşıyanlar arasından takdir yetkisi çerçevesinde atama yapabilmektedir.

Ancak, amirler takdirlerinin kamu yararı, hizmet gerekleri ve eşitlik ilkeleri çerçevesinde kullanmalıdırlar. İdarenin takdirini bu çerçevede kullanmadığını düşünüyor iseniz yargı yoluna başvurma imkânı da bulunmaktadır.

Kanaatimiz, bu tür vekâletlerin de kurumsal düzeydeki düzenleyici işlemlerle düzenlenmesi ve memurlara duyurulması halinde, personelin performansını artıracağı ve çalışma barışını sağlayacağı yönündedir.

ANKET
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri veya çerez politikamızı inceleyebilirsiniz.
Tamam