Uzaktan çalışan memur yıllık iznini nasıl kullanır?

Bilindiği gibi mevzuatımızda idari izin adı altında düzenlenmiş ve çerçevesi çizilmiş bir izin hakkı bulunmamaktadır. Geçmişte Başbakanlık Genelgeleri ile genellikle Ramazan ve Kurban Bayramı tatili gibi belirli dönemlerde hizmetlerin aksatılmaması, zorunlu hizmetlerin yürütülmesi için asgari seviyede eleman bulundurulması kaydıyla, bir veya iki gün süreyle kamu kurum ve kuruluşundaki bütün çalışanlar idari izinli sayılmıştır.

Yaşadığımız süreçte geçmişteki uygulamalardan farklı olarak salgın hastalık yayılımının önlenmesi için alınan olağanüstü tedbirler kapsamında çalışanların sağlığını korumaya yönelik olarak uzun bir zaman dilimini kapsayacak şekilde idari izin uygulamasına gidilmiştir. Ancak bu dönemdeki idari izin geçmişteki idari izinlerden hem süre, hem de nitelik itibarıyla farklılık göstermektedir. Süre bakımından farklılık pandemi öncesi dönemdeki izinler yarım gün, bir gün veya iki gün süreli olurken şimdiki idari iznin belli bir süresinin olmamasıdır. Nitelik bakımından ise geçmişteki idari izinler zorunlu hizmetleri yürütecek personel dışında herhangi bir kriter olmaksızın tüm personeli kapsamakta, idari izin süresince personelin göreve çağrılması söz konusu olmamakta ve personelin görev mahallini terketmesi mümkün olmakta iken bu dönemdeki idari izinde personel görev mahallini terkedememekte, çağrıldığında mesaiye gitmekle yükümlü bulunmaktadır.

Gerek 29 Mayıs 2020 tarihli ve 31139 sayılı mükerrer Resmi Gazetede yayımlanan 2020/8 sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile idari izinli sayılan 60 yaş üzeri personel ve Sağlık Bakanlığınca belirlenen kronik hastalığı olan personel; gerekse 26 Ağustos 2020 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 2020/11 sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesiyle idari izinli sayılan dönüşümlü veya uzaktan çalışan personel görev mahallini terk edememekte, çağrıldıklarında ise mesaiye gitmekle yükümlü tutulmaktadır.

Mülga Devlet Personel Başkanlığının 29 Nisan 2016 tarihli ve 2635 sayılı yazısında; " Yıllık izin sureleri içerisinde kalan Cumartesi ve Pazar günlerinin yıllık izne dahil edilmesi; yıllık izin verilirken yıllık izin süreleri içerisinde kalan ve mesai günlerine denk gelen Ulusal Bayram, genel tatil günleri ile Başbakanlıkça idari izinli sayılan sürelerin yıllık izne dahil edilmemesi; yıllık izin verildikten sonra Başbakanlıkça idari izinli sayılan sürelerin yıllık izin süreleri içerisinde kalması ve mesai günlerine denk gelmesi halinde ise bu sürelerin yıllık izin süresinden düşürülmesi ve daha sonra amir tarafından uygun görülen zamanlarda memura 657 sayılı Kanunun 103 üncü maddesine göre kullandırılması gerektiği,

.....

mütalaa edilmektedir." denilmiş, böylece yıllık izin süresi içinde kalan idari izin sürelerinin yıllık izinden düşülmesi gerektiğini belirtilmiştir. Ancak bu görüşün pandemi öncesi dönemdeki idari izinlerle ilgili olduğunu belirtmekte fayda var.

Sonuç olarak dönüşümlü veya uzaktan çalışan memurun bu süreler içinde mesaisinin devam etmesi, idari iznin sadece görev yeri dışından çalışmaya imkan sağlaması karşısında;

- Mülga Devlet Personel Başkanlığının yukarıda yer verilen görüşünün bu durumda geçerli olamayacağını,

- İzin başlangıç tarihinin işyerinde çalışılan dönem ile uzaktan veya dönüşümlü çalışılan tarihe göre belirlenmesinin herhangi bir farklılık oluşturmayacağını,

- Memurun yıllık izin talebinde bulunurken bu durumu da göz önünde bulundurmak suretiyle uzaktan veya dönüşümlü çalıştığı dönemi normal mesai dönemi gibi değerlendirerek izin gün sayısını ona göre belirlemesi gerektiğini değerlendirmekteyiz.