HİZMET SÜRESİ 7 YIL 6 AY OLAN VE MALULLÜK AYLIĞI ALAN DEVLET MEMURU EMEKLİSİ, VEFAT ETTİĞİNDE EŞ VE ÇOCUKLAR AYLIK ALABİLMEKTEDİRLER.
Konuyu, ilk olarak 5434 sayılı T.C.Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre, ikinci olarak 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu hükümlerine göre değerlendirmeye tabi tutacağız.
Birinci değerlendirme; 5434
sayılı T.C.Emekli Sandığı Kanunu;
Hizmetleri 5 ila 10 yıl arasında bulunan ve ağır bir maluliyet söz konusu olan
kişilere 15 sene fiili hizmeti bulunan maluller gibi maaş bağlanabilmesi
ilk kez 6741 sayılı Kanun ile sağlanmıştır (1), Kişinin vefatı halinde
de eşi ve çocuklarına aylık bağlanabilmesi 1984 yılında çıkan 3284 yasa
ile sağlanmıştır.( 2 )
Sonuç; 6741 sayılı Kanun gereği malullük maaşı alan kişinin vefatında bu aylıklar eş ve çocuklara intikal etmektedir. Aylıkların intikali için yine 5434 sayılı Kanunda belirlenen şartlar dikkate alınmaktadır.
Eş için çalışıp çalışmama şartına bakılmamaktadır.
Kız çocuklar için evli bulunmama ve devlet memuru olmama şartı aranmakta,
sigortalı veya bağ-kurlu çalışma halinde dahi aylık alabilmektedirler.
Erkek çocuklar 18 yaşına kadar şart aranmadan, orta öğrenim görüyor
ise 20, yükseköğrenim görüyor ise 25 yaşını tamamladıkları tarihe kadar başka
bir durum aranmaksızın aylık alabilmektedirler, Erkek çocukların şayet malul
durumda iseler yine aylıklarını almaya devam edebilme imkanları da bulunmaktadır.
NOT; 5434 sayılı Kanunun 53 üncü maddesinin son fıkrasında bulunan
hüküm, yine 5434 sayılı Kanunun ek 13 üncü maddesinde yapılan değişiklikle uygulama
alanı kalmayan bir ibare olarak yer almaktadır.
İkinci değerlendirme; 5510 sayılı Sosyal Sigortalar
ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu;
Kanun 2008 yılı Ekim ayı başından itibaren yürürlüktedir. Bu kanun dul ve yetimlere aylık bağlanması için gerekli olan 10 hizmet yılını 5 yıla çekmiştir. ( 3 )
5 hizmet yılı ile 10 hizmet yılı arasında bulunanların vefatı halinde Kanunda yer alan şartların taşınması kaydıyla dul ve yetimler aylık alabilmektedirler. ( 4 )
Sonuç; 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi 5434 sayılı Kanun
hükümlerini devam ettirmektedir. Buna göre de 6741 sayılı Kanun gereği aylık
alan bir kişinin vefatı halinde yine 5434 sayılı Kanuna göre eş ve çocukları
aylık alabilmektedirler.
Dul eşler ve yetimlere ödenmekte olan asgari aylıklar;
Yalnız bir eş olur ise ; 674 TL.
Bir eş bir çocuk olur ise ; 758 TL.
Bir eş ikiden fazla çocuk olur ise ; 842 TL.
1,7,2009-31,12,2009 tarihleri arası için ödenen tutar olmaktadır.
(1 ) 5434 S.K. Madde 53 - Adi malullük aylığı, fiili hizmet müddetleri en az
10 yılı tamamlamış bulunan iştirakçilerin fiili ve itibari hizmet müddetleri
toplamına göre ve malullük dolayısiyle vazifeden ayrıldıkları tarihteki keseneğe
esas aylık veya ücretleri ve 15 inci maddenin (g) fıkrasında yazılı olanların
tam aylık veya ücretleri tutarları üzerinden aşağıda gösterilen nispetlerde
bağlanır
Fiili ve itibari hizmet müddetleri toplamındaki ay kesirleri tam ay sayılır.
Yıl kesirlerinin her ayı için adi malullük aylığı bağlanmasında esas tutulan
vazife aylık veya ücreti tutarlarının % 1 inin 12 de biri adi malullük aylığına
ayrıca eklenir.
Bağlanan aylıkların elli kuruştan aşağı kesirleri elli kuruşa elli kuruş ve
daha fazla kesirleri liraya çıkarılır.(2)
(Ek fıkralar: 22/6/1956 - 6741/1 md.)
Asgari beş sene emekliliğe esas bir hizmette bulunmak şartiyle tedavisi
gayrimümkün bir maluliyete duçar olup herhangi bir şekilde kazanç ve başkasının
yardımı olmaksızın idamei hayat imkanı kalmıyan adi malullere; Mezkür kanunun
48 inci maddesinde yazılı hususlar nazarı dikkate alınmak suretiyle 15 sene
fiili hizmeti bulunan maluller gibi maaş tahsis olunur.
Ancak, bu maaşlar dul ve yetimlere intikal etmez.
( 2) 5434 S.K.Ek Madde 13 - (2/3/1970 - 1239/1 md. ile gelen Ek 1 inci madde
hükmü olup madde numarası teselsül ettirilmiştir.)
Fiili hizmet süresi 5 yılı doldurduktan sonra vefat eden iştirakçilerin, ölüm
tarihinde, başkasının yardımı olmaksızın hayatlarını devam ettiremiyecek derecede
malul ve muhtaç bulunan dul eşleri ile çocuklarına, yazı ile Sandığa müracaatlarını
takibeden ay başından itibaren 15 yıl hizmet süresi üzerinden 68 inci maddedeki
esaslara göre dul ve yetim aylığı bağlanır.
(Ek: 8/7/1971 - 1425/6 md.) Ancak, ölüm tarihinde 18 yaşını, orta öğrenimde
20 yaşını ve yüksek öğrenim yapmakta ise 25 yaşını doldurmamış çocuklarda malullük
şartı aranmaz. Bunların aylıkları , öğrenim durumları da göz önüne alınarak,
yukarıdaki yaşları doldurdukları tarihi takibeden aybaşından itibaren kesilir.
Şu kadar ki, bunlardan aylıklarının kesilmesi gereken tarihlerde başkasının
yardımı olmaksızın hayatlarını devam ettiremeyecek derecede malul ve muhtaç
bulunanların aylıklarının ödenmesine devam olunur.
(Ek: 7/5/1986 - 3284/19 md.) Yukarıdaki hükümler, 22/6/1956 tarih ve
6741 sayılı Kanunla 53 üncü maddeye eklenen bent gereğince malullük aylığı alanlardan
ölenlerin dul ve yetimleri hakkında da uygulanır.
(3 ) 5510 S.K.MADDE 32 - Ölüm sigortasından sağlanan haklar şunlardır:
a) Ölüm aylığı bağlanması.
b) Ölüm toptan ödemesi yapılması.
c) Aylık almakta olan kız çocuklarına evlenme ödeneği verilmesi.
d) Cenaze ödeneği verilmesi.
(Değişik ikinci fıkra: 17/4/2008-5754/20 md.) Ölüm aylığı;
a) En az 1800 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş veya
4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılanlar
için, her türlü borçlanma süreleri hariç en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup,
toplam 900 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş,
b) 47 nci maddede yazılı sebeplerle kazaya uğramış, malûllük, vazife malûllüğü
veya yaşlılık aylığı almakta iken veya malûllük, vazife malûllüğü veya yaşlılık
aylığı bağlanmasına hak kazanmış olup henüz işlemi tamamlanmamış,
c) Bağlanmış bulunan malûllük, vazife malûllüğü veya yaşlılık aylığı, sigortalı
olarak çalışmaya başlamaları sebebiyle kesilmiş,
durumda iken ölen sigortalının hak sahiplerine, yazılı istekte bulunmaları halinde
bağlanır. Ancak, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendine göre sigortalı
sayılanların hak sahiplerine aylık bağlanabilmesi için ölen sigortalının genel
sağlık sigortası primi dahil kendi sigortalılığından dolayı prim ve prime ilişkin
her türlü borcunun olmaması veya ödenmesi şarttır.
5510 S.K. GEÇİCİ MADDE 4- (Değişik: 17/4/2008-5754/68 md.)
Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla 8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı
Kanuna göre; aylık, tazminat, harp malûllüğü zammı, diğer ödemeler ve yardımlar
ile 8/2/2006 tarihli ve 5454 sayılı Kanunun 1 inci maddesine göre ek ödeme verilmekte
olanlara, bu Kanunla yürürlükten kaldırılan hükümleri de dahil 5434 sayılı Kanunda
kendileri için belirtilmiş olan şartları haiz oldukları müddetçe bunların ödenmesine
devam olunur. Ancak, 5 ilâ 10 yıl arasında fiili hizmet süresi olan iştirakçilerden
dolayı dul ve yetim aylığı almakta olanların, aylık ve diğer ödemeleri, bu Kanunun
32 nci, 34 üncü ve 37 nci maddelerindeki şartları haiz oldukları müddetçe devam
edilir.
Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce iştirakçiliği sona erenlerden tahsis
talebinde bulunacaklar ile bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce 5434 sayılı
Kanun hükümlerine göre tahsis talebinde bulunanlardan işlemleri devam edenler
hakkında, bu Kanunla yürürlükten kaldırılan hükümleri de dahil 5434 sayılı Kanun
hükümlerine göre işlem yapılır.
5434 sayılı Kanuna göre iştirakçi olup bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten
sonra bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendine tabi olarak
çalışmaya başlayanlardan vazife malûllüğü kapsamına girenler hakkında, bu Kanunun
47 nci maddesinin birinci fıkrasına göre işlem yapılır.
Bu Kanunda aksine bir hüküm bulunmadığı takdirde; iştirakçi iken, bu Kanunun
yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının
(c) bendi kapsamına alınanlar, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce 5434
sayılı Kanun hükümlerine tabi olarak çalışmış olup bu Kanunun 4 üncü maddesinin
birinci fıkrasının (c) bendine tabi olarak yeniden çalışmaya başlayanlar ile
bunların dul ve yetimleri hakkında bu Kanunla yürürlükten kaldırılan hükümleri
de dahil 5434 sayılı Kanun hükümlerine göre işlem yapılır.
Bu madde kapsamına girenlerin aylıklarının bağlanması, artırılması, azaltılması,
kesilmesi, yeniden bağlanması, toptan ödemeleri, ilgi devamı, ihya ve borçlanmaları,
diğer ödemeler ve yardımlar ile emeklilik ikramiyeleri hakkında bu Kanunla yürürlükten
kaldırılan hükümleri de dahil 5434 sayılı Kanun hükümlerine göre işlem yapılır
ve bu maddenin uygulanmasında mülga 2829 sayılı Kanun hükümleri ayrıca dikkate
alınır.
,,,
Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce ölen, ancak bu Kanunla yürürlükten
kaldırılan ilgili kanun hükümlerine göre ölüm aylığının bağlanabilmesi için
yeterli prim ödeme gün sayısı olmayan sigortalının hak sahiplerinin, prim ödeme
gün sayısı bakımından bu Kanun hükümlerine göre ölüm aylığına hak kazanması
halinde, müracaat tarihini takip eden aybaşından itibaren, bu Kanunla yürürlükten
kaldırılan 5434 sayılı Kanun hükümlerine göre hesaplanacak aylıkları, bu Kanunun
32 nci, 34 üncü ve 37 nci maddelerine göre ödenir.
Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce 5434 sayılı Kanuna göre iştirakçi
olup bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra bu Kanunun 4 üncü maddesinin
birinci fıkrası kapsamında sigortalılığı bulunmayanların borçlandığı, ihya ettiği
hizmetleri ile birlikte bu Kanuna göre aylığa hak kazanmaları ve müracaat etmeleri
halinde, bu maddeye göre borçlandığı ve ihya ettiği hizmetlerine ait paranın
ödendiği tarihi takip eden ay başından itibaren kendilerine bu Kanunla yürürlükten
kaldırılan 5434 sayılı Kanun hükümlerine göre hesaplanarak aylık bağlanır. Hak
sahipleri hakkında bu fıkra hükmü uygulanmak suretiyle aylığa hak kazandıklarında
hesaplanan aylıkları, bu Kanunun 32 nci, 34 üncü ve 37 nci maddelerine göre
ödenir. Ancak bu süreler emeklilik ikramiyesinde nazara alınmaz.
( ) 5510 S.K.MADDE 34- Ölen sigortalının 33 üncü madde hükümlerine göre hesaplanacak
aylığının;
a) (Değişik: 17/4/2008-5754/21 md.) Dul eşine % 50'si; aylık bağlanmış çocuğu
bulunmayan dul eşine ise bu Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (a),
(b) ve (e) bentleri hariç bu Kanun kapsamında veya yabancı bir ülke mevzuatı
kapsamında çalışmaması veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış
olması halinde % 75'i,
b) (Değişik: 17/4/2008-5754/21 md.) Bu Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının
(a), (b) ve (e) bentleri hariç bu Kanun kapsamında veya yabancı bir ülke mevzuatı
kapsamında çalışmayan veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış
çocuklardan;
1) 18 yaşını, lise ve dengi öğrenim görmesi halinde 20 yaşını, yüksek öğrenim
yapması halinde 25 yaşını doldurmayanların veya,
2) Kurum Sağlık Kurulu kararı ile çalışma gücünü en az % 60 oranında yitirip
malûl olduğu anlaşılanların veya,
3) Yaşları ne olursa olsun evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan
veya dul kalan kızlarının,
her birine % 25'i,
c) (b) bendinde belirtilen çocuklardan sigortalının ölümü ile anasız ve babasız
kalan veya sonradan bu duruma düşenlerle, ana ve babaları arasında evlilik bağı
bulunmayan veya sigortalının ölümü tarihinde evlilik bağı bulunmakla beraber
ana veya babaları sonradan evlenenler ile kendisinden başka aylık alan hak sahibi
bulunmayanların her birine % 50'si,
d) (Değişik: 17/4/2008-5754/21 md.) Hak sahibi eş ve çocuklardan artan hisse
bulunması halinde her türlü kazanç ve irattan elde etmiş olduğu gelirinin asgari
ücretin net tutarından daha az olması ve diğer çocuklarından hak kazanılan gelir
ve aylıklar hariç olmak üzere gelir ve/veya aylık bağlanmamış olması şartıyla
ana ve babaya toplam % 25'i oranında; ana ve babanın 65 yaşın üstünde olması
halinde ise artan hisseye bakılmaksızın yukarıdaki şartlarla toplam % 25'i,
oranında aylık bağlanır.
Sigortalı tarafından evlât edinilmiş, tanınmış veya soy bağı düzeltilmiş veya
babalığı hükme bağlanmış çocukları ile sigortalının ölümünden sonra doğan çocukları,
bağlanacak aylıktan yukarıda belirtilen esaslara göre yararlanır.
Hak sahiplerine bağlanacak aylıkların toplamı sigortalıya ait aylığın tutarını
geçemez. Bu sınırın aşılmaması için gerekirse hak sahiplerinin aylıklarından
orantılı olarak indirimler yapılır.