Vakıf üniversitesinde çalışılan süreler Devlet üniversitesinde değerlendirilir mi?SoruVakıf üniversitesinde sigortalı olarak geçen hizmetlerin akademik personelin başka bir devlet üniversitesinde çalışmaya başladığında geçmiş sgk hizmetlerinin kazanılmış hak aylığında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği hakkında yardımcı olmanızı ve bu konu ile ilgili mahkeme kararı vs lehte veya aleyhte yardımlarınızı talep ederim. CevapAkademik personel Anayasanın 128. maddesinde sayılan diğer kamu görevlileri kategorisinde değerlendirilmekte olup, bu personelin çalışma koşulları Anayasa hükmüne uygun olarak 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu ile 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununda düzenlenmiştir. 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanununun 1. maddesinde, "Bu Kanunun amacı, 4/11/1981 tarih ve 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununda yer alan öğretim elemanları tanımına giren personeli sınıflandırmak, aylıklarını ve ek göstergelerini düzenlemek, derece yükseltilmesi ve kademe ilerlemesinin şekil ve şartları ile, sosyal haklardan yararlanma, ek ders ücreti, üniversite, idari görev ve geliştirme ödeneklerinin miktarını tespit etmek, emekli ve yabancı öğretim elemanlarının sözleşmeli olarak çalıştırılma usul ve esaslarını belirlemektir." hükmü 2. maddesinde ise "Bu Kanun 4/11/1981 tarih ve 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununa tabi üniversite öğretim elamanlarının aylık, ödenek ve sair özlük haklarını kapsar." denilmektedir. Kanunun 3. maddesinde öğretim elemanlarının sınıfları ve başlangıç dereceleri düzenlenmiştir. Buna göre, ilgili kadroya atandıkları tarihten itibaren profesörler birinci derecenin, doçentler üçüncü derecenin, doktor öğretim üyeleri ise beşinci derecenin ilk kademe aylığını almakta, bu dereceleri kazanılmış hak olarak aldıktan sonra ise her yıl bir kademe ilerlemesi yapmaktadır. Öğretim görevlileri ve araştırma görevlileri ise 657 sayılı Kanunda öğrenim durumuna göre belirlenen giriş derecelerine iki derece eklenmek suretiyle göreve başlatılmaktadır. Kanunun 6. maddesinde ilave kademe ve derece verilecek haller yüksek lisans, tıpta uzmanlık, doktora ve doçentlik unvanını alma olarak belirlenmiş, 7. maddesinde derece yükselmesi şartları, 8. maddesinde ise kademe ilerlemesi şartları düzenlenmiştir. Kanunun 20. maddesinde ise, "Bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu hükümleri uygulanır." denilmektedir. Gerek 2914 sayılı Kanunda gerekse 2547 sayılı Kanunda öğretim elemanlarının üniversite dışındaki hizmetlerinin değerlendirileceğine ilişkin açık bir düzenleme bulunmadığından bu durumda akıllara 657 sayılı Kanun hükümlerinin kıyasen uygulanıp uygulanamayacağı sorusu gelmektedir. Danıştay 8. Dairesinin 9.2.2005 tarihli ve E.2004/1141, K.2005/552 sayılı Kararında, "2914 sayılı Yasanın yardımcı doçentlerin de aralarında bulunduğu öğretim elemanlarının derece yükselmesini de düzenleyen özel Yasa hükmünde olduğu açık olup, davacının öncelikli olarak tabi olduğu Yasa 2914 sayılı Yasadır. Bu Yasının 3. ve 7. maddelerinde de yardımcı doçent, doçent ve profesör kadroları için kadro dereceleri de ayrı ayrı gösterilmiş, derece yükselmelerinin ne şekilde olacağı açıklanmış, unvanlı kadroların başlangıç derecesi (bir üst unvanın alt sınırı şeklinde) açıkça düzenlenmiş ve unvana baağlı kadronun değişmemesi halinde kademe ilerlemesi imkanı da getirilmiştir. Artık "Kanunda hüküm bulunmayan bir hal" den söz edilmesi mümkün olmadığından 657 sayılı Yasa hükümlerinin kıyasen uygulanmasının söz konusu olamayacağı" ifade edilmektedir. Mülga Devlet Personel Başkanlığı 2 Mart 2015 tarihli ve 1468 sayılı bir görüş yazısında Danıştayın yukarıda yer verilen gerekçesine de vurgu yaparak akademik personelin vakıf üniversitesinde sigortalı hizmetlerinin Devlet üniversitesinde kazanılmış hak aylık derecesinin tespitinde değerlendirilemeyeceğini, bu konuda 657 sayılı Kanun hükümlerinin kıyasen uygulanamayacağını ifade etmiştir. Diğer taraftan 2547 sayılı Kanunun ek 8. maddesinde, "Vakıfca kurulacak yüksekögretim kurumlarındaki akademik organlar, Devlet yükseköğretim kurumlarındaki akademik organlar gibi düzenlenir ve onların görevlerini yerine getirir. Öğretim elemanlarının nitelikleri Devlet yükseköğretim kurumlarındaki öğretim elemanlarının niteliklerinin aynıdır. Devlet yükseköğretim kurumlarında çalışmaları yasaklanmış veya disiplin yoluyla bu kurumlardan çıkarılmış kişiler, vakıf yükseköğretim kurumlarında görev alamazlar." hükmü yer almaktadır. Bu hükümden öğretim elemanlarının Devlet üniversitesi - vakıf üniversitesi ayrımı olmaksızın ifa ettikleri görevlerin aynı olduğu sonucu çıkmaktadır. Sonuç olarak, yukarıda bahsi geçen Danıştay Kararının akademik statü dışında geçen diğer hizmetlerin değerlendirilmesinde esas alınabileceğini, vakıf yükseköğretim kurumlarında akademik personel olarak çalışılan sürelerin Devlet üniversitesinde değerlendirilmesi konusunda 657 sayılı Kanun hükümlerine gitmeye gerek olmadığını, 2547 sayılı Kanunun ek 8. maddesinin esas alınması halinde aynı nitelikteki bu hizmetlerin Devlet üniversitesinde geçmiş gibi dikkate alınması gerektiğini değerlendirmekteyiz. BENZER SORULAR
|
SON EKLENEN SORULAR
KATEGORİLER
|