Ceza davası beraatle sonuçlananların disiplin cezaları da kaldırılır mı?

05/04/2005 00:00:00
Yazdır

Soru

Benim bir arkadaşım var. Bir ilkokulda öğretmenlik yaparken bir kıza sarkıntılık yaptığı gerekçesiyle önce geçici olarak işten el çektirildi. Ardından savcılıkça hakkında sarkıntılık suçlamasıyla ceza mahkemesinde ceza davası açıldı. Ceza davası devam ederken Milli Eğitim Bakanlığı 13.1.1943 tarih ve 4357 sayılı yasanın 7/e maddesi gereğince bir daha geri alınmamak üzere arkadaşımın meslekten ihracına karar verdi. Bu karara karşı idare mahkemesinde süresinde dava açtık. Ancak idare mahkemesi Milli Eğitim Bakanlığı'nın kararını doğru bularak davamızı reddetti. İdare mahkemesindeki dava devam ederken ceza davası delil yetersizliğinden BERAATLE sonuçlandı. Böylece arkadaşım mahkeme kararı ile aklandı. Bu hususu zikrederek ve ceza mahkemesi kararını ekleyerek davamızı reddeden idare mahkemesi kararına karşı Danıştay'a temyize başvurduk.Ancak Danıştay da "arkadaşımın beraat etmiş olsa dahi milli eğitim bakanlığınca disiplin cezası verme hususunda takdir yetkisinin bulunduğundan" bahisle temyiz istemimizi reddetti ve idare mahkemesi kararını onayladı.
Şu anda yine Danıştay'a karar düzeltme yoluna gitmiş bulunuyoruz.
İşin ilginç tarafı şu anda disiplin affı söz konusu ve benim arkadaşım sarkıntılık suçundan beraat ettiği halde memuriyete geri alınamıyor. Sitenizde yayınlanan taslaktan anladığım kadarıyla SUÇLULUĞU SABİT GÖRÜLENLER denilmektedir.Bu durumda arkadaşım beraat ettiğine göre suçluluğu sabit görülmemiş sayılmalıdır. Ancak ortada memuriyetten ihracı doğru bulan bir mahkeme kararı var. Bu durumda suç işleyip cezalandırılan birisi affedilecek ama beraat eden birisi memuriyete geri alınmayacak.Anayasanın eşitlik ve Hukuk Devleti ilkesine aykırılık var. Aklıma Yargılamanın iadesi ve AİHM geliyor acaba başka bir hukuki çözüm var mı? Prosedür olarak sırasıyla ne yapmamızı önerirsiniz? Yardımcı olursanız sevinirim. Çünkü yasada bu konuda açık hüküm yok gibi geliyor bana.saygılarımla.

Cevap

657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 125'inci maddesinde disiplin cezaları belirtildikten sonra bu cezaları gerektiren fiil ve haller sayılmıştır. Son iki fıkrasında
"Özel kanunların disiplin suçları ve cezalarına ilişkin hükümleri saklıdır.
Yukarıda yazılı disiplin kovuşturmasının yapılmış olması, fiilin genel hükümler kapsamına girmesi halinde, sanık hakkında ayrıca ceza kovuşturması açılmasına engel teşkil etmez
." hükmüne ve cezai kovuşturma ile disiplin kovuşturmasının bir arada yürütülmesi başlıklı 131 inci maddesinde de "Aynı olaydan dolayı memur hakkında ceza mahkemesinde kovuşturmaya başlanmış olması, disiplin kovuşturmasını geciktirmez.
Memurun ceza kanununa göre mahkum olması veya olmaması halleri, ayrıca disiplin cezasının uygulanmasına engel olamaz."
hükmüne yer verilmiştir.

Disiplin soruşturması ile ceza kovuşturmasının farklı olduğu yukarıda yer verilen hükümlerden de anlaşılmaktadır. Bu nedenle ceza kovuşturma sonucu ile disiplin soruşturması arasında bir bağ bulunmamaktadır. Bu itibarla idarece yapılan işlemde hukuka aykırı bir hususun olmadığı düşünülmektedir.

Disiplin affı ise farklı bir konu olup, kanunun hükmüne göre hareket edilmesi gerekir.

Yargılamanın iadesi ve AİHM başvuru ise sizin takdirinizdedir..

ANKET
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri veya çerez politikamızı inceleyebilirsiniz.
Tamam