2012'den önce patlayıcı madde nedeniyle malul olanlar

Sorunuz Özelinde, vazife malullüğü kapsamında yapılan değişikliklerle birlikte değerlendirmekteyiz.

1- 4.7.2012 tarihli 6353 sayılı Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (Yayımlandığı Resmi Gazete Tarih ve Sayısı; 12/07/2012 - 28351)

2- 12.7.2013 tarihli ve 6495 sayılı Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun (Yayımlandığı Resmi Gazete Tarih ve Sayısı; 02/08/2013 - 28726)

Vazife Malullüğünü önemli ölçüde değiştiren, bu iki yasal düzenleme;

- 5434 sayılı T.C.Emekli Sandığı Kanunu,

- 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu,

- 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun,

- 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu,

Başta olmak üzere, vazife malullüğü haklarını ilgilendiren tüm ilgili kanunlarda değişiklikler getirmiştir.

Vazife Malullüğü tanımı, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu Madde 47 hükmünde yapılmıştır. Madde hükmünün uygulanmasındaki esas dayanak noktası;

- Vazifelerini yaptıkları sırada veya vazifeleri dışında idarelerince görevlendirildikleri herhangi bir kamu idaresine ait başka işleri yaparken bu işlerden veya kurumlarının menfaatini korumak maksadıyla bir iş yaparken ya da idarelerince sağlanan bir taşıtla işe gelişi ve işten dönüşü sırasında veya işyerinde meydana gelen kazadan doğan malul kalınması olayı memurun vazife malulü kapsamına girmiş olması gerekmektedir.

Vazife malullüğü ister meslek görevini yaparken olsun, ister iç güvenlik ve asayişin sağlanmasında olsun, ister terörle mücadele sırasında olsun, vazife malullüğünde esas alınan kurallar Madde 47 hükmünde bu şekilde belirtilmiştir. Bu hüküm ana hüküm olmakla beraber, bu kez vazife malullüğünü Kanun koyucu çeşitlendirmiş ve vazife malullüğü ne şekilde olmuşsa ona bakmıştır. Bunun sonucunda da, vazife malullükleri çeşitlendirilerek verilen mali ve sosyal hakları da farklılaştırmıştır.

Devlet Memurunun vazife malullüğü,

Emniyet Mensubu Polis memurunun malullüğü,

TSK. Mensupu subay astsubayların malullüğü,

Er ve Erbaşların malullüğü,

Geçici Köy Korucularının malullüğü,

Değişik ve bir o kadar da mali ve sosyal yardımlarda farklılık ortaya çıkaran malullük tanımları bulunmaktadır.

Sizin durumunuz 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun kapsamına girip girmeyeceği noktasında oluşan bir durum olmaktadır. Bu kanun, genel olarak iç güvenlik ve asayişin korunması veya kaçakçılığın men, takip ve tahkiki veya trafik ve yol güvenliğini sağlamak konularında görevlendirilenleri kapsar ve bu kanunda kimlerin bu kapsama girdiği belirlenmiş durumdadır. Ayrıca, 6495 sayılı Kanunla 2330 sayılı Kanunun 2 nci maddesine eklenen hüküm ile de Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı ve Emniyet Teşkilatında bulunan ve 24/2/2000 tarihli ve 4536 sayılı Denizlerde ve Yurt Yüzeyinde Görülen Patlayıcı Madde ve Şüpheli Cisimlere Uygulanacak Esaslara İlişkin Kanunda tanımlanan patlayıcı maddelerin incelenmesi, muhafazası, nakli, imha edilmesi ve zararsız hale getirilmesi işlemlerinde görevlendirilenler de kapsamına dahil etmiştir.

Ancak, 6495 sayılı Kanunla geçici madde 4 olarak 2330 sayılı Kanuna eklenen diğer bir hüküm ile, 1/1/2012 tarihinden önce meydana gelen ölüm, malullük veya yaralanma halleri hariç olmak üzere, ölüm, malullük veya yaralanma sebepleri Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı ve Emniyet Teşkilatında bulunan ve 24/2/2000 tarihli ve 4536 sayılı Denizlerde ve Yurt Yüzeyinde Görülen Patlayıcı Madde ve Şüpheli Cisimlere Uygulanacak Esaslara İlişkin Kanunda tanımlanan patlayıcı maddelerin incelenmesi, muhafazası, nakli, imha edilmesi ve zararsız hale getirilmesi işlemlerinde görevlendirilenler müracaatları üzerine, durumlarına uygun olarak bu Kanunla düzenlenen haklardan aynı usul ve esaslar çerçevesinde yararlandırılmışlardır. Yasama tarafından, bu şekilde uygulamada bir çizgi çekilmiş ve 01.01.2012 tarihinden önce bu şekilde malul kalınması durumları 2330 sayılı Kanun kapsamına dahil edilmemiştir.

Sorunuzun Cevabını aşağıdaki şekilde değerlendirmekteyiz;

Patlayıcı maddeler sonucunda malul olmuş veya vefat etmiş kişiler için bir tarih sınırlamasının olmaması ve 2330 sayılı Kanuna dahil edilmeleri gerektiğini söyleyebiliriz.

Ayrıca, vazife malullüğünün, salt biçimde ve ölüm, malullük ve yaralanma olayı nasıl olursa olsun görevden kaynaklı sonuç olarak biçimlendirilmeli ve mali ve sosyal farklılıkları giderici bir yasal düzenlemeye kavuşturulmasının gerekliliğine dikkat çekmek istiyoruz.

Terörle Mücadelede,

İç Güvenlik ve Asayişin Sağlanmasında,

Harp esnasında,

Patlayıcı maddelerin incelenmesi, muhafazası, nakli, imha edilmesi ve zararsız hale getirilmesinde,

vb. gibi çeşitlendirilen durumları tek bir uygulamaya dönüştürmek, her bireyin yapmış olduğu hizmet esnasında maruz kaldığı durumlardan dolayı büyük veya ufak malul duruma düşmelerinin karşılığının da tek tip olması gerektiğini düşünmekteyiz.

Yani, vazife malulü bir memur uzvunun bazılarını kaybedebilir, aynı şekilde iç güvenlik ve asayişteki bir memur ile terörle mücadeledeki bir memur da uzvunun bazılarını kaybedebilir, bu durumda bunların mali ve sosyal haklarının risk durumları da dikkate alınmak kaydıyla en azından aynı olması gerektiğini, aylık tutarlarında büyük farklılıklar olmaması gerektiğini sosyal devlet ilkesine ve vazife malullüğünde pozitif ayrımcılığın eşit düzeyde yapılmasının uygun olacağını belirtebiliriz.

SONUÇ DEĞERLENDİRMEMİZ;

TBMM. Tarafından kabul edilen düzenleme ile 1/1/2012 tarihi öncesi ölüm, malullük veya yaralanma sebepleri Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı ve Emniyet Teşkilatında bulunan ve 24/2/2000 tarihli ve 4536 sayılı Denizlerde ve Yurt Yüzeyinde Görülen Patlayıcı Madde ve Şüpheli Cisimlere Uygulanacak Esaslara İlişkin Kanunda tanımlanan patlayıcı maddelerin incelenmesi, muhafazası, nakli, imha edilmesi ve zararsız hale getirilmesi işlemlerinde görevlendirilenlere uygulanmak üzere kurala bağlanmış bir hüküm olduğundan ve sizin ise atış alanındaki bir olay nedeniyle yaralanmış olmanız nedeniyle bu kanunun uygulanmamış olduğunu anlamaktayız.

Bunun için yargıya müracaat ederek, verilecek kararı beklemenizi tavsiye edebiliriz.